Hizmetlerimiz
Anket
En son hangi sigortayı yaptırdınız?
Toplam Oy: 40
Nakliyat Sigortaları
Emtia Nakliyat Sigortası
Emtia nakliyat sigortası, herhangi bir yükün, onu taşımaya uygun denizyolu, havayolu, karayolu ve demiryolu nakil vasıtalarıyla bir yerden, başka bir yere taşınması esnasında uğrayabileceği hasar ve kayıpları poliçede belirlenmiş genel ve özel şartlar kapsamında güvence altına alan bir sigorta türüdür.
Emtia nakliyat sigortasında, sigortalının kasti hareketlerinden meydana gelen zararlar, olağan akma, fire, aşınma veya yıpranmadan kaynaklanan hasarlar, malların kendi kusuru veya ambalaj yetersizliğinden kaynaklanan hasarlar karşılanmamaktadır. Savaş, grev, kargaşalık ve halk hareketleri gibi rizikolar ise ayrıca sigorta edilebilmektedir.
Emtia nakliyat sigortası sefer esası ile yapılmakta, sürekli sevkiyat yaptıran sigortalılar için nakliyat sigortalarında abonman poliçeleri yapılmakta ve her seferin bildirilmesi, geç bildirim, unutulma gibi olumsuzluklar ortadan kaldırılmaktadır.
Emtia nakliyat sigortasında sigortalı, tedbirli davranmak ve naklettirdiği malların korunması için kendine düşen önlemleri almakla yükümlüdür. Ayrıca, taşınacak mallarla ilgili olarak sigortacıya verilecek bilgilerin taşıma belgelerindeki bilgilerden farklı olmaması gerekir.
Emtia Nakliyat Sigortası Teminat Kapsamı
Emtia nakliyat sigortası ile sigorta konusu emtia, üç farklı ana teminatla güvence altına alınır:
1. Institute Cargo Clauses (A) - Tüm Riskler (Geniş Kapsamlı Teminat):
Beklenmeyen ve öngörülemeyen ani bir kaza ve/veya olay neticesinde sigorta konusu yükte meydana gelebilecek her türlü fiziksel hasar ve kayıpları teminat altına alır ve bütün rizikolara karşı malınızı güvence altına almanızı sağlar.
2. Institute Cargo Clauses (C) - Dar Kapsamlı Teminat:
Malın tam ziya ile tamamen zarar görmesi riskine ek olarak, taşımayı gerçekleştiren aracın uğrayacağı kazalar (karaya oturma, alabora olma, çatışma, devrilme, hattan çıkma gibi), yangın, infilak gibi kısmi rizikoların da teminat altına alındığı teminat türüdür.
3. Tam Ziya Klozu
Malın taşıma aracı ile birlikte tüm değerini yitirecek şekilde tamamen zarar görmesi riskine karşı güvence sağlar.
Emtia Nakliyat Sigortası İstisnaları
- Sigortalının kasti kötü niyetine atfedilebilecek ziya, hasar veya masraf,
- Malın mutat akması, ağırlığında ve hacminde mutat eksilme veya mutat aşınma ve yırtılma,
- Malın doğasından ve kendi yapısından kaynaklanan hasarlar,
- Nakil vasıtasının ya da ambalajın uygunsuzluğu,
- Her türlü gecikmeden kaynaklanan hasarlar,
- Radyoaktif kirlenme, bulaşma,
- Pazar ve kâr kayıpları,
- Savaş, grev, terör, kargaşalık vb.
Not: Savaş, grev, terör, kötü niyetli hareketler, kargaşalık gibi riskler ek prim karşılığında teminat altına alınabilmektedir.
Kıymet Nakliyat Sigortası
Kıymet nakliyat sigortası, kıymetli maden, evrak, para ve benzeri şeylerin taşınmaları sırasında söz konusu olabilecek tehlikelere karşı teminat sağlamaktadır.
Kıymet nakliyat sigortasında, para ve değerli kâğıtlar, olağan taşıma koşullarına uygun olarak, kişi beraberinde veya taşıyıcı araçta sorumlu kişiye teslim edilmiş olmalıdır. Teminat, sigorta konusu kıymetlerin nakliyatçılara iletilmesinden alıcıya teslimine kadar geçecek süre içinde oluşacak ziya ve hasarları kıymet nakliyat poliçesi genel şartları çerçevesinde ve silahlı gasp ve soygun rizikosu da dahil olmak üzere karşılar. Kıymet nakliyat sigortası, kıymetlerin nominal değeri üzerinden ve sefer esasına göre yapılır.
Bir yerden bir yere herhangi bir nakil vasıtası ile taşınan kıymetli evrak (çek, bono, hisse senedi) ile kâğıt para, kıymetli madenler ve mücevherler bu sigortanın konusunu oluşturur.
Kıymet nakliyat sigortasında tek sefer için sigorta yaptırılabildiği gibi yıl boyunca büyük hacimde sevkiyat yaptıran işyerleri, banka veya bankerler için abonman poliçeleri düzenlenebilmekte ve sigortalılara hasar-prim oranının belli bir düzeyde kalması hâlinde prim iadesi sağlanmaktadır.
Yurt İçi Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası
Nakliyat firmalarının ve/veya bireylerin, üçüncü şahıslara ait malları yurt içinde taşımaları bir takım sorumlulukları da beraberinde getirmektedir. Taşıyıcılar isterlerse bu sorumluluklarını sigortacılarla anlaşarak yapmış oldukları yurt içi taşıyıcı sorumluluk poliçeleri ile bu poliçe teminatı kapsamında devredebilirler. Taşıyıcılara özel olarak hazırlanan bu ürünler, isteğe bağlı olarak günlük, aylık veya yıllık olarak poliçe yapılabilmektedir. Bu sigorta olası bir hasar sonucunda verilecek poliçe teminat/şartları ve kanun, yönetmelikler kapsamında üçüncü şahıslar tarafından taşıyıcılara yapılacak olan rücuları üstlenerek onları koruma altına alan sigorta ürünüdür.
Yurt içi taşıyıcı sorumluluk sigortaları, emtia nakliyat sigortasının yerine geçmez. Sadece taşıyıcının Türk Ticaret Kanunu’na göre kusurlu olduğu durumlarda, poliçede belirtilen şartlar ve limitler kapsamında teminat sağlar.
Yürürlük Tarihi: 1 Ocak 1953
MADDE 1 - Sigortalı malların fırtınadan, geminin batmasından veya karaya vurmak veyahut kaya veya sığlığa bindirmek gibi hâller neticesinde tamamen veya kısmen harap olmasından, oturmadan, çatışmadan, sabit, seyyar veya sabih bir cisme (buz dahil) çarpmasından, malın denize atılmasından, yangından, infilaktan, kaptan ve gemi adamlarının barataryasından yükleme, aktarma veya boşaltma ameliyeleri esnasında bir veya birden çok dengin düşmesinden ve genel olarak deniz kaza ve tehlikelerinden gelebilecek her türlü zıya veya hasarlar, bu poliçe ile tespit olunan şartlar dahilinde, sigortacıya ait olacaktır.
MADDE 2 - İğtinam, zabtü müsadere, hapsü tevkif, mümanaat veya alıkoyma ile bunların veya bunlara matuf her türlü teşebbüslerin neticeleri, kezalik muhasamatın veya harp mahiyetinde harekâtın (harp ilan edilmiş olsun, olmasın) neticeleri sigortanın dışındadır. Ancak bu hüküm muharip bir devlet tarafından veya muharip bir devlet aleyhine vaki hasmâne bir fiile doğrudan doğruya (ve alakalı geminin veya çatışma hâlinde bu çatışmaya karışmış olan diğer herhangi bir geminin yapmakta olduğu sefer veya hizmetin nev'i veya mahiyetinden müstakil olarak) ika edilmiş olmadıkça çatışmayı, (mayın veya torpilden başka) sabit veya sabih bir cisimle teması, oturmayı, fırtına ve yangını sigorta dışında tutmaz ve bu hüküm bakımından, bir devletle iştirak hâlinde olan ve emrinde deniz, kara veya hava kuvvetleri bulunduran herhangi bir otorite dahi devlet tabirinin şümulüne girer.
Bundan başka, iç harbin, ihtilalin, isyanın, ayaklanmanın veya bunlardan doğan iç kargaşalıkların neticeleri ile korsanlık da sigortanın dışındadır.
Her hâlde sigorta edilen mallara mayın, torpil, bomba ve sair harp silahlarının ika edeceği ziya veya hasarlar sigortaya dahil değildir.
MADDE 3 - Grevcilerin, lokavt edilmiş işçilerin veyahut işçi kargaşalıklarına, karışıklıklara veya halk hareketlerine iştirak eden kimselerin ika edecekleri ziya veya hasarlar sigortanın dışındadır.
MADDE 4 - Sigorta, aksine sözleşme olmadıkça, aşağıdaki rizikoları temin etmez, şöyle ki:
- Yağmur suyu, ambar buğusu ve bundan ileri gelen tekâsüf,
- Oksidasyon veya paslanma, kırılma, çalınma, mutat dışı akma; malın bünyesinde, görünüşünde, renginde, tadında veya rayihasında tagayyür husule getiren her nevi tebahhur ve intişarlar; meğerki hasar veya zıvalar sigorta edilen rizikolardan birinin neticesinde vuku bulmuş olsun.
MADDE 5 - Aşağıdaki hâllerin gerek doğrudan doğruya, gerek dolayısıyla doğuracağı avakıp sigortaya dahil değildir:
Yasak veya gizli ticaret, kaçakçılık, emtianın ithal, ihraç veya transitine müteallik kanun ve nizamlara aykırılık, hakikat hilafı beyan, sigorta akidinin veya sigortalının veyahut bunların adamlarının vekil veya mümessillerinin fiil veya kusurları.
Aşağıdaki hususlar, sigorta hususi avarya dahil akdedilmiş olsa bile sigortanın dışındadır:
Malların sevk ve naklinde, sebebi ne olursa olsun vaki gecikmeler, karantina veya kışlama tevakkufları, yükleme veya boşaltma istarya ve süresteryaları ile bunlara ait resim, harç ve masraflar; kur ve rayiç farkları veya faiz kayıpları, teslim etmemekte temerrüt veya geç teslim tazminatı, kârdan mahrumiyet; malların zati ayıbına izafe olunabilecek her türlü avarya, zayiat, bozulma ve eksilmeler, malların gereği veçhile hazırlanmamış veya tertiplenmemiş olmasından veya ambalaj kifayetsizliğinden ileri gelen ziya ve hasarlar; sühunetin ve atmosferik şartların tesirleri; mutat akma, fire ve aşınmalar fare, sıçan, kurt ve diğer haşaratın ika ettiği tahribat.
Sigortanın akidi nakliyatı bizzat yaptığı veya adamlarına yaptırdığı takdirde, kaptanın ve gemi adamlarının barataryasından, hile ve hud'asından, ihmalinden, ihtiyatsızlığından, ehliyetsizliğinden ileri gelen zıya ve hasarlar sigortaya dahil değildir.
MADDE 6 - Malların dağılıp saçılması, kızışması ve kuruması sigortanın dışındadır; meğerki zıya veya hasarlar sigortalanmış bir rizikodan ileri gelmiş olsun.
MADDE 7 - Şayet, sigorta akidinin bilgisi altında olarak barut, fulmikoton, kibrit, ham petrol, benzin, fosfor, kimyevi maddeler, dinamit, nitrogliserin ve benzeri maddeler gibi kolaylıkla tutuşabilen veya infilakı mümkün olan maddeler ile sönmemiş kireç, tahrip edici mayiler veya zehirli veyahut fena kokulu maddeler sigortalı mallar ile bir arada yüklenir veya depo edilirse, böyle maddelerin yakınlığından veya aynı hamuleye katılmış olmalarından doğacak zıya veya hasarlar -sigortalanmış hadise meydana gelse bile- sigortanın dışında kalır.
MADDE 8 - Sigorta, malların, donatan veya gemi kiracısı tarafından, nakledilmek veya nakliyat derhal yapılmayacaksa muvakkaten muhafaza olunmak üzere, tesellüm edildiği anda başlar. Sigortanın akidi malları, donatan veya gemi kiracısına rıhtım idaresi veya benzeri bir müessese marifetiyle teslim ettiği takdirde, bunlar malların tesellümü bakımından, donatanın veya gemi kiracısının mümessili sayılır. Bu maddedeki muvakkat muhafaza keyfiyetinden ancak, ticari teamüllere uygun olan kısa bir zamana münhasır muhafaza keyfiyetinden ancak, ticari teamüllere uygun olan kısa bir zamana münhasır muhafaza hâlleri kastedilmiştir.
İşbu sigortanın hükmü, malların tahmil, tahliye esnasında, buna mahsus olan liman merakibinde bulundukları esnada da aynen mer'i kalacaktır.
Sigorta, malların teslim yerinde mürselünileyhine teslim edildiği anda ve eğer teslim keyfiyetine mani bir hâl tahaddüs ederse, malların usulüne tevfikan depo edildiği veya satıldığı zaman ve her halükarda en geç tahliyeyi takip eden on beşinci günün hitamında sona erer.
Tahliye keyfiyeti, sigortanın akidi veya mürsil veyahut mürselünileyh tarafından makbul sebep olmaksızın geciktirilirse, sigorta gecikme olmasaydı tahliye ne gün bitecek idiyse onu takip eden on beşinci günün hitamında nihayet bulur.
Eğer nakliyat bir nakliyeci müesseseye tevdi edilmiş bulunursa -ki bu takdirde sigortanın akidi bu müessesenin ismini de bildirmekle mükelleftir- sigorta, mezkûr müessesenin malları teselmüm ettiği anda başlar ve bunları teslim yerinde mürselünileyhe teslim ettiği anda, fakat en geç tahliyeyi takip eden otuz günün inkizasında (bu iki şıktan herhangi birinin diğerlerinden evvel tahakkuk etmesiyle) sona erer.
MADDE 9 - İşbu poliçe hükümlerine rivayette, taraflardan herhangi birine hüsnüniyete aykırı hareket edilmesi hâlinde, mukavele diğer tarafça hükümsüz sayılabilir. Ezcümle sigortalı, esasa taalluk eden ve kendisince bilinen her hususu, mukavelenin akdinden evvel sigortacıya bildirmekle mükellef olup, bu mükellefiyetin yerine getirilmemesi hüsnüniyete aykırı bir hareket sayılır.
Bundan başka, bir sigorta sigortalı nam ve hesabına onun bu hususa memur ettiği bir kişi tarafından akdedilirse bu kişi de esasa taalluk eden ve kendisince bilinen her hususu sigortacıya bildirmekle mükellef olup, bu mükellefiyetinin de yerine getirilmemesi hüsnüniyete aykırı bir hareket sayılır.
Bu madde hükümlerinin tatbiki bakımından sigortalı, işlerin mutat seyri içinde kendisince bilinmesi gereken bilcümle hususatı bilir sayılacağı gibi, sigorta akdine memur edilen kişi de yine işlerin mutat seyri içinde kendisince bilinmesi veya kendisine bildirilmiş olması gereken her hususu bilir sayılır.
Rizikonun takdiri bakımından taşıdıkları ehemmiyet dolayısıyla, gerek sigortayı kabul edip etmemek ve gerek tabi olacağı çeşitli şartları tayin eylemek hususlarında basiretli bir sigortacının vereceği bir kararda müessir olabilecek mahiyette her husus bu madde anlamında esasa müteallik bir husustur.
MADDE 10 - Mutat veya mukarrer olan yolun tebdili veya mahalli maksudun değiştirilmesi veyahut navlun mukavelesi gereğince donatana veya gemi kiracısına verilmiş olan herhangi bir salahiyetin kullanılması neticesinde sigorta edilen rizikonun mahiyetinde diğer bir değişiklik vuku takdirinde veyahut sigortalı malın, geminin veya seferin tarif ve tavsifinde herhangi bir nisyan veya sehiv vuku hâlinde sigorta, takarrür edecek bir ücret mukabilinde meriyette kalır.
MADDE 11 - Navlun mukavelesi ile donatana veya gemi kiracısına verilmiş olan herhangi bir salahiyetin kullanılması neticesinde, mezkûr mukavele, natık olduğu teslim yerinden başka bir liman veya mahalde sona erdiği takdirde:
- Mallar, bu liman veya mahalde satılıp teslim edilinceye veya sigortaya son verilmesi sigortacıya bildirilinceye kadar, kararlaştırılacak bir ücret mukabilinde ve poliçe şartları dahilinde sigortalı kalır. Bu fıkrada yazılı iki şıktan hangisi daha önce tahaddüs ederse o nazarı itibara alınır.
- Mallar, işbu poliçede beyan edilen teslim yerine veya herhangi diğer bir teslim yerine yeniden sevkedildiği takdirde ise, yine kararlaştırılacak bir ücret mukabilinde, bu teslim yerine varıncaya kadar poliçe şartları dahilinde sigortalı kalır ve bu yerde, boşaltmadan sonraki kuvertür müddeti hakkında 8'nci madde hükümleri cari olur. Şu kadar ki navlun mukavelesinin sona ermesinden sonra, gecikmeden, sigortalı maddenin zati ayıbından veya nevi ve mahiyetinden ileri gelen zıya ve hasarlardan dolayı sigortacıya hiçbir mesuliyet teveccüh etmez.
MADDE 12 - Sigorta, mukavelenin akdine takaddüm eden bir zamanda başlamak üzere de yaptırılabilir. Bu takdirde riziko tahakkukuna artık ihtimal kalmadığını sigortanın akdi sırasında, sigortacı biliyor idiyse ücrete hakkı olmaz.
Sigorta yaptıran, riziko tahakkukunun zaten vaki olmuş bulunduğunu sigortanın akdi sırasında biliyor veya bilmesi icap ediyor idiyse, sigortacı tazminat tediyesinden vareste kalır; riziko tahakkukunun vaki olmuş bulunduğuna sigortanın akdi sırasında sigortacının itilaf olmadığı takdirde ücret sigortacıya ait olur.
Sigorta, bir vekil tarafından akdedilmiş olduğu takdirde, bilinen ve bilinmesi icap eden hususlar bakımından, yalnız vekilin şahsı değil, müvekkillerin şahsı da nazarı itibara alınmak lazım gelir.
MADDE 13 - Sigorta, malların yükleneceği gemi veya gemilerin adı bildirilmeden akdedilmiş olduğu takdirde, sigortalı, bu hususta kendisine haber gelir gelmez veya en geç haber gelmesini takip eden kırk sekiz saat zarfında geminin veya gemilerin adı ile her biri üzerindeki sigortalı meblağı bildirmekle mükellef olup, buna riayetsizliği sigortayı hükümsüz kılar. Poliçenin, akdi tarihinden itibaren bir yıl geçtikten sonra, yüklendikleri gemi adı ile sigorta miktarları bu müddet zarfında bildirilmemiş olan mallar hakkında, sigortalı lehine hiçbir hükmü kalmaz.
MADDE 14 - Sigortalı, işbu poliçe mucibince sigortanın takarrür edecek bir ücret mukabilinde meriyette kalmasını istilzam edecek bir vakıadan haberdar olur olmaz, bunu derhal sigortacıya bildirmekle mükellef olup, sigortanın meriyette kalmasına hak kazanabilmesi bu mükellefiyetin yerine getirilmesine bağlıdır.
MADDE 15 -
A) Her iki tarafın bilcümle hakları karşılıklı olarak mahfuz kalmak şartıyla, her türlü muhafaza tedbirlerini almaya veya bunların alınmasını tahrik veya talep etmeye, sigortalı şeylerin kurtarılmasına nezaret veya kurtarma ameliyesine bilfiil girişmeye veya başlamaya sigortalı mecbur ve sigortacı salahiyetlidir ve bundan dolayı sigortacının, bir tasarruf fiilinde bulunduğu veya tazmin mükellefiyetini prensip itibariyle kabul ettiği iddia olunamaz.
Sigortacı ezcümle, her türlü araştırmaya teşebbüs ve bilcümle rücu haklarını istimal edebilir ve geminin ziyaı veya sefere elverişsiz bir hâle gelmesi takdirinde, sigortalı şeylerin mevritlerine yeniden sevkine muktezi hususatın ifasına bizzat girişebilir; sigortalı bu hususlarda sigortacı ile tam bir elbirliği yapmak, ezcümle bu tedbirlerin yerine getirilmesine yardım etmek üzere elinde bulunan bilcümle vesaik ve malumatı sigortacıya vermekle mükelleftir.
B) Bundan maada, nakliyeci ile diğer bilcümle mesul üçüncü şahıslar aleyhindeki rücu haklarını, icabında sigortacı lehine, muhafaza edebilmek üzere sigortalı lazım gelen bütün tedbirleri vakti zamanında almak ve icabında gerekli takibata girişebilmek hususunda sigortacı ile kayıtsız şartsız elbirliği yapmakla mükelleftir.
C) Sigortalı, işbu maddede derpiş edilen muhafaza tedbirlerini almak hususunda gerek kendisi ve gerek mürsil, mürselünileyh veya bunların adamları veya yerlerine kaim olanlar tarafından vaki ihmalden, bu ihmalin sigortacıyı zarardide etmiş olduğu nispetinde mesuldür.
D) Herhangi bir mesul şahıstan alınıp, sigortalının, mürsilin, mürselünileyhin veya bunların mümessillerinin veyahut yerlerine kaim olanların faydalanacağı bilcümle tazminat sigortacı tarafından ödenecek mebaliğden sigortacının menfaat alakası nispetinde düşülür.
MADDE 16 - Bırakma münhasıran aşağıdaki hâllerde yapılabilir:
- Haber alınamaması; Malları nakleden gemi kayıplık hâlinde olur ve aradan kâfi müddet geçtiği hâlde haber alınamamış bulunursa,
- Malların temin edilen bir rizikonun tahakkuku neticesinde; uğradığı maddi hasarlar dolayısıyla mahreci veya mevridinden gayri bir mahalde satışı emrolunmuş ise (nakil geminin, yükleme limanından ayrıldıktan sonra aynı limana mecburi dönüş yapması hâli hariçtir).
-
Temin olunan bir rizikonun tahakkuku neticesinde: Sigorta edilen şeylerin bilfiil tamamen ziyaı önüne geçilemeyecek bir hâl arz eder veya bunların bilfiil tamamen zıyaa uğramaktan kurtarılmaları, neticede haiz olabilecekleri kıymeti tecavüz edecek miktarda bir masrafın ihtiyarına bağlı bulunursa; ezcümle:
-
Sigortalı, malına sahip olamamak vaziyetinde bulunur ve;
- Mallarını yeniden ele geçirmesi gayri muhtemel görünür veya
- Malların yeniden ele geçirilmesi için ihtiyarı icap eden masraflar bunların tekrar ele geçirildikten sonra haiz olacakları kıymetten fazla olursa,
- Malların hasarlanmış olması hâlinde, tamiri ve mevritlerine yeniden sevki için gereken masraflar mevride muvasalatlarında haiz olacakları kıymetten fazla olursa
-
Sigortalı, malına sahip olamamak vaziyetinde bulunur ve;
Bırakma muamelesine yer veren bilcümle ahvalde, sigortacı, bırakmayı kabul etmek veya, mülkiyet uhdesine intikal etmeksizin tam ziya yolu ile tediyede bulunmak şıklarından birini daima seçebilir.
MADDE 17 - Sigortacının umumi avarya garame payları ile umumi avarya prensipleri dairesinde ödenmesi lazım gelen garame paylarına taalluk eden taahhüdü, navlun mukavelesinde derpiş edilmiş olan mahalde mezkûr mukavelenin derpiş ettiği usule göre ve eğer navlun mukavelesinde bu hususta bir sarahat yoksa sigortalı seferin bittiği mahalde cari olan kanun ve adetlere göre tanzim olunacak dispeç ile taayyün eder.
Sigortalı, bir umumi avarya garame payı ödediği veya ödemekle mükellef tutulduğu takdirde, eğer garameye giren mal, umumi avarya iştirak kıymetinin tamamı üzerinden sigorta edilmiş ise, garame payının tamamı ödenecek tazminatı teşkil eder. Fakat bu mal iştirak kıymetinin tamamı üzerinden sigorta edilmemiş veya bu malın yalnız bir kısmı sigorta edilmiş bulunursa, sigortacı tarafından ödenecek tazminat sigortadaki eksiklik nispetinde azalır ve eğer iştirak kıymetinden tenzili gereken ve tazmini sigortacıya terettüp eden bir hususi avarya vuku bulmuş ise, bunun miktarı sigortacının uhdesine terettüp eden garame payının tayini zımnında, sigorta bedelinden düşülür.
Umumi avarya prensipleri dairesinde ödenmesi lazım gelen bilcümle garame payları hakkında da hüküm böyledir.
MADDE 18 - Güverteye veya gladuraya yüklenmiş mallar hakkında, aksine hususi bir şart olmadıkça, sigortacı münhasıran, sigortalıya terettüp edebilecek umumi avarya garame paylarıyla geminin tam zıyaa uğraması veya haber alınamayarak kayıplık hâlinde kalması neticesinde malların zıyaından mesuldür.
Şu şartla ki, yukarıdaki hâller işbu sigorta ile temin edilmiş rizikolardan birinin tahakkuku neticesi olsun.
MADDE 19 - Sigorta, ''hususi avarya franko'' olarak akdedildiği takdirde, sigortacı, ister maddeten vukua gelsin, ister masraf olarak tahakkuk etsin, hususi avaryaları temin etmez meğerki zıya veya hasarlar aşağıdaki vakıalardan ileri gelmiş olsun:
Geminin batması veya karaya vurmak veyahut kaya veya sığlığa bindirmek gibi hâller neticesinde tamamen veya kısmen harap olması, oturması, çatışması, sabit, seyyar veya sabih bir cisme (buz dahil) çarpması, yangın, infilak yükün bir sığınma limanında boşaltılması, yükleme, aktarma ve boşaltma ameliyeleri esnasında bir veya birden çok dengin olduğu gibi tam zıyaa uğraması.
Bu takdirde dahi 5'nci maddenin 2'nci fıkrasında sayılan hususlar sigortanın dışındadır.
MADDE 20 - Hususi avaryalar, hususi şartlar meyanında başka türlü hüküm olmadıkça yüzde üç muafiyet düşülmek suretiyle tazmin olunur.
Ancak, yükleme, aktarma ve boşaltma ameliyeleri esnasında bir veya birden çok dengin olduğu gibi tam ziyaa uğraması hâllerinde ve aşağıdaki vakıalardan ileri gelen hususi avaryalar da hiçbir muafiyet tenzil edilmez:
Geminin batması veya karaya vurmak veyahut kaya veya sığlığa bindirmek gibi hâller neticesinde tamamen veya kısmen harap olması, oturması, çatışması, sabit, seyyar veya sabih bir cisme (buz dahil) çarpması, yangın, infilak, yükün bir sığınma limanında boşaltılması.
MADDE 21 - Hususi şartlarda aksine hüküm bulunmadıkça, muafiyet; -tatbiki icap ettikte- denk başına ve şayet mallar dökme hâlinde ise ambar başına hesaplanır.
MADDE 22 - Kısmen vaki olan ziya ve hasarlar, poliçe umumi şartlarının hükümleri mahfuz kalmak üzere, sigortacının, mahallindeki avarya komiseri ile karşılıklı olarak ve eğer sigortacının orada avarya komiseri yoksa mahalli usul ve adetlere göre tespit edilmelidir. İşbu tespit muamelesi malların tahliyesini takip eden on beş gün içinde ve herhalde mütesellimine tesliminden evvel yapılmalıdır.
Yukarıdaki vecibelerin yerine getirilmemesi sigortacıya tazminat talebini ret hakkını verir meğerki bu vecibelerin yerine getirilmeyişinin mücbir sebeplerden ileri geldiği sigortalı tarafından ispat edilmiş olsun.
Ziya ve hasarların tespiti hususundaki vaki masraflarla ekspertiz ücretleri malların mütesellimi tarafından ödenir ve bunların tamamı, tespit olunan ziya ve hasarlar -tamamen veya kısmen- sigortalı bir rizikodan ileri gelmiş bulunuyorsa, sigortacı tarafından tazmin olunur.
MADDE 23 - Sigortacı, hususi avarya sebebiyle tazminat talebine mevzu olan mallardan hasarlı kısımların, kıymetlerinin taayyünü için açık arttırma ile satışını bihakkın talep edebilir; bundan dolayı sigortacı bir tasarruf fiilinde bulunmuş sayılmaz.
Satış, mallar gümrüklenmeden yapılırsa gümrüksüz kıymet, gümrüklendikten sonra yapılır ise gümrüklü kıymet hususi avarya olarak tanzimi icap edecek meblağın tayininde mukayeseye esas tutulur.
MADDE 24 - Tazminat Talebi:
- Umumi avarya garame payları için dispecin tanzimi tarihinden itibaren bir sene,
- Bütün diğer hâllerde, geminin hareket tarihinden itibaren iki sene,
içinde sigortacının kabulüne iktiran etmemiş veya aynı mühletler zarfında sigortalı mutalebesini salahiyetli mahkemeye intikal ettirmemiş ise sigortacı her türlü mutalebeden kurtulmuş olur.
MADDE 25 - Sigorta Değeri:
- Ham maddeler ile toprak mahsulleri için, malların varma mahallinde ve tahliye zamanındaki hasarsız vaziyette piyasa kıymetidir.
- Mamul ve yarı mamul maddeler için, malların tahmil yerinde ve tahmil zamanındaki bedeline gemiye kadar olan bilcümle masarif ile istirdadı mümkün olmayan navlun, sigorta ücreti ve yüzde on kâr payı ilave edildikten sonra hâsıl olan miktardır.
Sigorta bedeli sigorta değerini aşarsa, aşan kısım hükümsüzdür.
Sigorta bedeli sigorta değerinden dün ise sigortacıya terettüp edecek tazminat noksan sigorta nispetinde azalır.
MADDE 26 - Sigortacı, sigorta tazminatını ödemekle, sigortalının bilcümle mesul şahıslara karşı olan rücu vesaire haklarını iktisap eder ve bu haklara taalluk eden her hususta sigortalının yerine geçer. Sigortalı, sigortacının talebi hâlinde bu keyfiyeti dispeçte veya sigorta tazminatı makbuzunda veyahut buna mahsus bir vesikada teyit eylemeyi taahhüt eder.
Bu suretle sigortalının yerine geçme keyfiyeti, ancak ödenen sigorta tazminatı miktarınca muteber olur:
MADDE 27 - Sigorta ücreti poliçenin teslimi ile ve poliçenin derhal teslimi mutat olmayan hâllerde, akitle vacibüttediye olur.
Her halükarda sigortacının deruhte ettiği riziko işlemeye başlamakla, sigorta ücretinin tamamı sigortacı için müktesep olur.
MADDE 28 - Hususi şartlar umumi şartlara tekaddüm eder.
Son Düzenleme Tarihi: 11 Mayıs 2002
MADDE 1 - İşbu poliçe ile sigorta edilmiş olan eşya, nakliyat idarelerine tevdileri anından itibaren mürsilileyhe teslimleri zamanına kadar tevellüt edebilecek bilcümle zayiata karşı temin edilmiştir. ''Post Restant'' suretiyle sevk takdirinde, muhatarat postaneye veya şimendifer istasyonuna muvasalattan sonra iki günden ziyade bir müddete şamil olamayacaktır. Binaenaleyh şirket yalnız, mürsellere karşı nakliyat idarelerinin mesuliyetini deruhte ettikleri ahvalden değil, işbu idarelerin mesul olamayacaklarını beyan ettikleri esbabı mücbireden ileri gelen hadisattan dahi kendisini mesul addeder.
Ücreti munzama talep edilmeksizin, sefâin bilcümle iskelelere uğramak, yol değiştirmek ve aktarma yapmak salahiyetini haizdirler.
MADDE 2 - Zirde tadat olunan ahvalin doğrudan doğruya veya dolayısıyla sebep olduğu hasarat ve kâmilen veya kısmen zayiat ve masarif ve sair her türlü netâyiç gerek nakti harpte gerekse vakti sulhta ve hatta herhangi bir masraf hasaratı umumiye şeklinde teslim edilmiş olsa bile sigortadan hariçtir:
- Dahili veya harici harp, muhasebat, mukabele-i bilmisil, tevkif, zabıt ve tasdik edilmiş veya tasdik edilmemiş herhangi bir hükümetin hasmâne hareketleri,
- İğtişâşât, isyan, harekâtı avam, boykotaj, siyasi suikastlar, tatili işgal vukuatı ve sair her türlü hadisatı mümasile,
- Her nevi torpil, sabih ve demirli mayınlar,
- Masarifi tahlisiye sigortadan hariçtir.
MADDE 3 - Sigorta edilmiş olan mevâdın tesliminde vuku bulan herhangi bir teehhür neticesinde gerek sigortalı şahsa, gerekse vekil ve mümessillerine doğrudan doğruya veya dolayısıyla terettüp eden herhangi bir zarar veya hasardan şirket mesul olmaz. Şirket kezalik sigorta edilmiş olan mevât hakkında yapılabilecek zabıt ve müsadere ve hacizden dahi mesul olmaz.
Sigortalı şahsın veya vekil ve mümessillerinin gerek Hükümete gerekse nakliyat idarelerine karşı hakikati ketmetmekten veya hilekarane veya kazip ifadatta bulunmasından dolayı nakliyat eshabı imtiyazına ve gerekse hükümete veya sair alakadârâna tediyesine mecbur olabilecekleri zarar ve ziyandan, cezai nakdilerden veya herhangi tazminattan şirket mesul değildir.
Şirket demir yolundan başka vesaitle icra olunan nakliyatta müsellahan vuku bulan şirketten mesul olmaz.
MADDE 4 - İrsalat şu suretle yapılabilir:
- Kıymetli mukaddereli ve kıymetli beyan edilmiş veya edilmemiş olsun taahhütlü mektup veya kıymeti posta idaresine beyan edilmiş zarflarla,
- Sigorta olunan kıymetin asgari yüzde beşi beyan edilmek suretiyle demir yolu veya Seyrisefâin Kumpanyalarına tevdi edilmiş paket veya gruplarla,
Sigorta edilen kıymetin laakal yüzde yirmi beşi nakliyatı deruhte eden sefâin idaresine beyan edilmiş olmak şartıyla konşimento üzerine nakliyata dahi mezuniyet vardır.
Şirket temin edilmiş olan meblağla postaya veya nakliyatı deruhte eden idare, şirket ve kumpanyalara, beyan edilmiş olan kıymet arasında mevcut olabilecek olan farktan istifade etmekten feragat eder. Her hâlde sigortalı eşhas mektupların, paketlerin, kutu ve grupların ambalajı ve kapatılması hakkında nakliyatı deruhte etmiş olan idarelerce mevzu nizamat ahkâmına riayet etmeye mecburdurlar.
MADDE 5 - Beher paket, mektup veya grup kaza vukuunda münferit ve başlı başına müstakil bir sermaye teşkil eder.
MADDE 6 - Şirket bir paket, mektup, kutu veya grubun muhteviyatının kâmilen veya kısmen zayi olmasından ancak naklini deruhte etmiş olan İdarenin mektubun, paketin, grup ve kutuların görülebilir surette cebrü ve şikest asarı göstermekte olduğunu usul ve kaidesine tevfikan ve mürsilileyh tarafından ibranın itasından evvel müşahede ve tespit ettiği ve icabı takdirine uhdesine müterettip tazminatı tediye eylediği takdirde mesul olur.
Ancak sigorta sahibinin temin edilen kıymetlerin işbu poliçede mezkûr olan mektup, paket, kutu veya gruplara hakikaten konulmuş olduğunu ispat etmesi lazımdır. Kıymetli mektuplarda ve naklolunan mevâdın, sikleti, nakliyatı deruhte eden idare tarafından hareket ve muvasalatta muntazaman tespit edildiği her defasında zayi olan mevâda muadil bir siklet farkı bu ziya için kâfi bir karine teşkil ederek ziyaı vaki şirketin uhdesine terettüp eder.
MADDE 7 - Sigorta edilmiş olan eşyanın kısmen veya kâmilen ziyaı veya ciddi surette teehhürü takdirine sigortalı şahıs şirketi derhal ve icap ederse telgrafla keyfiyetten haberdar etmeye ve şirket nezdinde mutalebede bulunmazdan evvel nakliyat idaresi tarafından tayin edilmiş olan mühletler zarfında mutalebatı mukteziyede bulunmaya ve hâl ve keyfiyetin icap ettiği veyahut şirketin talep ettiği bilcümle tedabiri tahaffuziye ve ihtiyatiyeyi ittihaz eylemeye mecburdur.
Ziya vukuu takdirinde sigortalı eşhas sevk ve irsal edilen maddenin kıymeti hakikiyesini ispat etmeye ve şirket için sigortaya ait muhaberat ve defâtir ve kuyudatın teftiş ve tetkikini teshil etmeye mecburdur. Bundan madâ şirket tarafından vuku bulacak talep üzerine esham ve tahvilatın seri, numara ve sairelerini muhtevi mufassal bordrolarını şirkete tevdi eylemeyi taahhüt eder.
MADDE 8 - Her nev'i esham ve tahvilat irsalatında Şirket sigortalı şahsı ya nakden yahut kaybolanlara aynı adette ve aynı kıymette esham ve tahvilat itası suretiyle, tazmin eylemek hakkını muhafaza eder.
MADDE 9 - Ziya vukuu takdirinde sigortalı şahıs şirkete muaveneti lazimeyi ibraz ve ledilhace gerek saliseye rücu ve gerek zayi olan esham ve tahvilat ve sairenin iptali ve bedelinin ademi tediyesi ve gerekse sigortalı mevâdın tahlis ve istirdadı zımnında şahsan müdahale etmeyi taahhüt eder: Her kimden olursa olsun ahzedilmiş veya edilecek ve sigortalı şahsa veya vekil ve mümessillerine faydası olacak her tazminat şirket tarafından tediye edilecek olan meblağdan tenzil olunur.
MADDE 10 - Masariften ibaret hasaratı umumiye ve hasaratı hususiye ikinci maddede zikrolunan ahval müstesna olmak üzere şirket tarafından tamamen tediye olunur.
Şirket tarafından temin edilen meblağ, taahhüdatının haddülgayesidir. Binaenaleyh hiçbir halükarda şirket temin eylediği meblağın fevkinde tediyat ile mükellef tutulmaz.
MADDE 11 - Posta idaresine tevdi edilmiş olan sigortalı eşyanın kâmilen ziyaı takdirinde sigortalı şahıs posta idaresi tarafından, kendi nizamatı mucibince işbu ziya için icap eden tazminatı tediyeye hazır bulunduğuna dair ve yahut kendisine tevdi edilmiş olan maddenin kâmilen zayi olduğunu sureti sarihada tastikan verilmiş resmi bir beyannameyi şirkete ibraza mecburdur.
Şayet sigorta edilmiş olan eşyayı hamil vapurdan artık haber alınamamış ve işbu eşya mahalli maksuda vasıl olmamış olduğu takdirde malum olan son haberlerin tarihinden itibaren Avrupa sularındaki seferleri için iki ay ve diğer sulardaki seferler için de dört ay sonra kâmilen zayi ve vacibüttediye olmuş ad ve itibar olunur.
MADDE 12 - Şirketin uhdesine terettüp eden her zayiat bu baptaki evrakı müsbitenin tevdiinden on beş gün sonra işbu poliçenin hamiline vekâletnameye hacet olmaksızın ve hamili sigortalı şahsın bilcümle hukukuna ikame eden bir vesika ve sigortalı eşyanın mülkiyetini müspet evrakın tevdü mukabilinde tesviye olunur.
MADDE 13 - Bu baptaki ahkâmı kanuniye hilafına olarak sureti mahsusada tekarrür eden şart mucibince hasar ve ziyanın veya zayiatın taayyün veya tahakkukun tarihinden itibaren altı ay zarfında şirket tarafından kabul ve isaf edilmeyen müddeiyat ve mutalebat sakıt olacaktır. Meğerki işbu müddetin inkizasından evvel sigorta sahibi tarafından mehakimi aidesi nezdinde tediyatın talebi zımnında şirket aleyhine bir dava ikame edilmiş olsun. Müddeti mezkûrenin inkizasında hiçbir dava mesmu olmayacak ve sigorta sahibi işbu sigorta senedinin kendi lehine olarak tevlit ettiği hukuk ve imandan feragatle şirketin zimmetini mutlak surette ibra ve iskat eylemiş ad ve itibar edilecektir.
MADDE 14 - Muhatarayı, hakikati hâlden başka bir surette takdire sebep olan her türlü ketim veya ifadatı kazibe, sigorta için ita olunan malumatta ve yahut ziyanın tediyesini temin zımnındaki her türlü tesniat, şirketi sigortalı şahsın zarar ve hasarını tazmin etmek mecburiyetinden tahlis eder ve binnetice poliçenin fesh ve iptalini mucip olur.
Son Düzenleme Tarihi: 11 Mayıs 2002

SETUR SİGORTA, bilgilerinizi hiçbir şekilde amacının dışında kullanmamakta, 3. şahıs ve kurumlarla paylaşmamaktadır. Detaylı bilgi için Gizlilik Politikamız'a göz gezdirebilirsiniz.