Sektör 3 Yıl Sonra Kaskoda Teknik Kârı Gördü

Hazine Müsteşarlığı, kasko branşında şirketlerin genel olarak daha dikkatli ve aktüeryal prensiplere daha uyumlu davranışlara yöneldiğinin görüldüğünü kaydetti. Bu olumlu yaklaşımın etkilerinin görülmeye başlandığını vurgulayan Müsteşarlık, bununla birlikte, elde edilen teknik kârın çok düşük bir seviyede olduğunun da altını çizdi.

TSRŞB tarafından açıklanan 2012 yılı ilk dönem teknik sonuçlarına göre, sektör kasko branşında az da olsa kâra geçti. Sektör üç aylık sonuçlar göz önüne alındığında en son 2008’de teknik kârı görmüştü. Kasko branşının 2 milyon 100 bin lira olarak gerçekleşen kârı, geçen yılın aynı döneminde 46 milyon lira olarak kayıtlara düşmüştü. Hayat dışı sigorta sektörünün trafik branşındaki zararıysa 188 milyon lira oldu. Bu branşta sektörün zararı geçen yılın aynı döneminde 101 milyon liraydı. Teknik olarak genelde zarar edilen branşlardan olan sağlıktaysa 21 milyon lira teknik kâr edildi. Bu branşta geçen yılın üç ay sonuçlarına göre 37 milyon lira zarar edilmişti. Yangın ve doğal afetler branşının kârı ise 47 milyon liradan 22 milyon liraya geriledi. Hayat dışı şirketlerin geçen yılın ilk döneminde 21 milyon lira olan toplam teknik zararı, bu yıl 59 milyon lira teknik kâr olarak gerçekleşti.

Konuyla ilgili açıklama yapan Hazine Müsteşarlığı, kasko branşında şirketlerin genel olarak daha dikkatli ve aktüeryal prensiplere daha uyumlu davranışlara yöneldiğinin görüldüğünü kaydetti. Bu olumlu yaklaşımın etkilerinin görülmeye başlandığının altını çizen Müsteşarlık, bununla birlikte, elde edilen teknik kârın çok düşük bir seviyede olduğunu vurguladı. Hazine, takip eden dönemlerin de kârlı biçimde devamının gerekli olduğuna dikkat çekerek, şirketlerin riskte seçici davranmalarının, sigorta tabanını daraltıcı bir sonuca yol açmaması gerektiğini dile getirdi.

‘Düzelmeyi Görüp Fiyat Rekabetine Dönmeyelim’

Sağlık sigortalarına dikkat çeken MAPFRE GENEL SİGORTA Genel Müdürü Serdar Gül ise, bu branşta 21 milyon liralık teknik kâr elde edilmesini, 2011 yılının ikinci yarısında sektörde fiyatlandırma bilincinin rasyonel bir yapıya dönüşmesine bağladı. Gül, “Ancak her zamanki gibi en küçük düzelme sonrası, maalesef sektör yeniden fiyat rekabetine döndü. Dolayısıyla, yıl sonunda bu olumlu tabloyu göreceğimizi sanmıyorum” dedi.

Allianz Sigorta Mali İşler Direktörü Solmaz Altın, SGK’ya yapılan prim devrinin 2012 başından geçerli olmak üzere primin yüzde 10’u olarak belirlenmesiyle ortaya çıkan ek yükün poliçe fiyatlarına yansıtılamamasının branş kârlılığını olumsuz etkilediğini söyledi. Altın, “İlave maliyetin fiyat gelişimiyle dengelenmemesi durumunda oluşan söz konusu durum, branş kârlılığını önümüzdeki dönemde de olumsuz etkilemeye devam edecektir” şeklinde görüş bildirdi.

Aviva Sigorta Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Sema Akça, sigorta şirketlerinin trafik branşının kronikleşen zararından kaçınmak istediklerini belirterek, bu branşın alternatifi olarak kasko branşına son yıllarda daha da fazla yoğunlaştıklarını söyledi. Önümüzdeki dönemde, daha gerçekçi ve kârlılığa yönelik fiyatlandırmalarla beraber, profesyonel anlaşmalı tamirhanelere yönelmenin sonucunda bu branşta iyileşme gözlemleneceğini ifade eden Akça, amacın hasar maliyetlerini düşürmek olduğunu da sözlerine ekledi.

Hasar Rezervinin Düşmesi Kârda Etkili Oldu

Generali Sigorta Teknik ve Reasüranstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Uğur Özer, 2011’in ilk üç ayında yüzde 80,62 olan kasko hasar prim oranının, bu yıl ilk çeyrekte yüzde 75,28 düzeyine gerilediğini belirtti. Bunun sevindirici bir gelişme olduğunu ifade eden Özer, bu durumun kalıcı bir iyileşme olup olmadığını söylemek içinse henüz çok erken olduğunu vurguladı. Geçen yılın aynı döneminde sektörün yüzde 52 oranında hasar rezervi ayırdığını, bu yıl bu oranın yüzde 36 düzeyine gerilediğini belirten Özer, “Kasko kârlılık artışı aslında rezerv ayırma yöntemindeki değişiklikten de kaynaklanmış olabilir. Dolayısıyla her iki dönemin karşılaştırılması yanıltıcı olabilir” dedi.

Chartis Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Sema Bulutlu, kasko sigortalarında bir nebze de olsa zararı indirmek başarısını elde eden sektörün, aynı başarıyı maalesef trafikte gösteremediğine dikkat çekti. Bulutlu, “Kaza tutanaklarının gerçek olmayan hasarları dahi teminat altında aldırır pozisyondaki serbestliği, bu branşta zararı düşürmeyi sektör adına zorlaştırmıştır. SGK’ya yapılan devirlerle, en azından tedavi masraflarında sigorta sektörünün sorumluluğunun bitmesi gerekirken, hukuken halen devam edecek olması da, önümüzdeki günlerde zararı ve kaosu artıracak bir diğer gelişmedir” dedi.

Kasko branşındaki negatif IBNR’ın geçen yıl yüzde 50 oranında dikkate alındığını belirten Zurich Sigorta CFO’su Özkan Okumuş, bu seneki mevzuat değişimiyle birlikte yüzde 100 olarak hesaba katılmaya başlandığını söyledi. 2012 yılı ilk dönem teknik sonuçlarına göre, kasko branşında sektörün son yıllarda ilk kez kâra geçmesinin sebebini bu duruma bağlayan Okumuş, sektörde operasyonel verimliliğin de alınan önlemlerle artmaya devam ettiğini gözlemlediklerini sözlerine ekledi.

Sigorta sektörü, bir türlü kâr edemediği kaskoda şeytanın bacağını kırdı. Şirketlerin aktüeryal hesaplara uygun hareket etmesiyle hasar prim oranının yüzde 75’e inmesi kâra geçilmesinde etkili oldu. Hasar rezervlerinin düşmesi de bir başka etken olarak göze çarptı. Trafik sigortasındaysa zarar geçen yılı neredeyse katladı.

Kaynak: http://www.sigortacigazetesi.com.tr/arastirma/115-arastirma/3880-sektor-3-yisonra-kaskoda-tekni-karigordu.html